Türk Dil Bayramı Nedir

Bu sayede en değerli miraslarımızdan olan dilimiz, 1277'den 1932'ye, oradan da günümüze atalarımızın bize en güzel hediyelerinden biri olarak kullanılmakta ve yılda 2 kere kutlanarak nesillerden nesile aktarılmaya devam etmektedir.

BEĞENDİM

ABONE OL

News

Türkçe’nin başkenti olarak bildiğimiz Karaman’da, Karamanoğlu Mehmet Bey’in 1277’deki “Şimden girü, hiç kimse, kapuda, divanda, mecliste ve seyranda, Türk dilinden gayrı söz söylemeye.” diyerek Türkçe’nin resmi dil ilan edilmesinin üstünden 744 yıl geçti. Binlerce yıllık kudretli tarihimizin ortak ürünü olan dilimizin önemi ve kutsallığı, nesillerden nesile önemini yitirmemesi gereken yegane emanetimizdir. Bu ferman, Türk dilinin resmiyete kavuşması, gelecek yıllarda devamlı bir şekilde kullanılması, Türk genel kültürü bakımından oldukça önem arz etmektedir.

13.yüzyıl Selçuklularında, devlet işlerinde Arapça, fakat halk dilinde Türkçe konuşulmaktaydı. Karamanoğlu Mehmet Bey, birlik içinde bir millet olmanın yegane şartının ortak bir dil kullanılması olduğunu savunuyordu. Toroslardaki Türkmen boyları ve Konya’da ki Selçuklu Türkleri ile birleşmelerinden sonra, 13 Mayıs 1277’de bu büyük fermanı vererek Türkçe’nin Anadolu’da resmi bir dil olduğunu duyurmuştur.

Türk Dil Bayramı Nedir?

Türk Dil Bayramı, ülkemizde 13 Mayıs ve 26 Eylül olmak üzere iki tarihte kutlanmaktadır. Mehmet Bey’in ferman verdiği ve Türkçe’nin resmi dil olarak kabul edildiği tarih olan 13 Mayıs, Türk Dil Bayramı olarak kutlanmaktadır. Fakat Türk Dil Kurumu’nun kabul ettiği Türk Dil Bayramı, 1932’deki Türk Dili Kurultayı’nın kuruluş tarihi olan olan 26 Eylül olarak kabul ediliyor.

Bir milletin var olabilmesi için ortak bir dil kullanılmasını tıpkı Karamanoğlu Mehmet Bey gibi savunan Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk, 11 Temmuz 1932 yılında Türk Dili Kurultayı’nı kurmuştur. Türk Dili Kurultayı’nın Türk dilini geliştirmesi ve günümüzdeki kullandığımız Türkçe’nin üzerindeki etkisi oldukça büyüktür. Atatürk’ün bu hamlesi dışında, Türk dilinin dünya üzerinde daha modern ve ilerici bir etki yaratması adına Türk dilinin üzerinden Arap alfabesinin kalkması, tüm Türkiye sınırları içinde Türkçe eğitimin zorunlu olması, Türkçe’nin Türkiye’deki tek resmi dil olması ve bu sayede hiç olmadığı kadar Türkçe’nin güçlenip kalıcılaşması dilimize Atatürk tarafından uygulanan desteklerden sadece birkaçıdır.

Bu sayede en değerli miraslarımızdan olan dilimiz, 1277’den 1932’ye, oradan da günümüze atalarımızın bize en güzel hediyelerinden biri olarak kullanılmakta ve yılda 2 kere kutlanarak nesillerden nesile aktarılmaya devam etmektedir.